Hukuki El Atma Nedeniyle İdareye Karşı Tazminat Davası Açılması

hukuki el atma

 

Hukuku El Atma Nedir?

Hukuki el atma, 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu’ nun Anayasa Mahkemesi’ nin 20/12/2018 Tarihli ve E.: 2016/181 K.: 2018/111 Sayılı Kararı ile iptal edilen Ek 1.  Maddesi’nde tarif edildiği gibi bir taşınmaza ilişkin uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmî kurumlara ayrılmak suretiyle mülkiyet hakkının özüne dokunacak bir şekilde tasarrufun hukuken kısıtlanmasıdır. Burada bahsi geçen fiili bir el atma (inşaat ve yol yapma, kaldırım taşı döşeme vb). değil, herhangi bir şekilde kamulaştırma işlemi bulunmaksızın sadece imar planlarında okul, cami, yeşil alan, yol vb. Kamu hizmetine ayırma şeklinde plan üzerinde bir değişiklik ile kamuya tahsis edilmesi, yani el atmadır. Hukuki el atma, kamulaştırmasız el atmanın bir çeşididir.  

Hukuku El Atmada Dava Yolunun Hukuki Dayanakları

Anayasa Madde 35:

“Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlandırılabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz.”   

Anayasa Madde 90:

Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 7/5/2004-5170/7 md). Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır. 

AİHS Ek Protokol Madde 1:

Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullarda ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir…” 

T.M.K. Madde 683:

“Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin şartları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir…” 

3194 Sayılı Yasa’ nın 10. Maddesi:

“…Beş yıllık imar programları sınırları içinde kalan alanlardaki kamu hizmet tesislerine tahsis edilmiş olan yerleri ilgili kamu kuruluşları, bu program süresi içinde kamulaştırırlar. Bu amaçla gerekli ödenek, kamu kuruluşlarının yıllık bütçelerine konulur.” 

3194 Sayılı Yasa’ nın 13. Maddesi:

“Resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol, meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, Pazar yeri, hal. mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılan alanlarda inşaata ve mevcut bina varsa esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmez…”

2010 yılında Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun tarihi Kararı’ na değin, imar planlarında okul, cami, yeşil alan, yol vb. Kamu hizmetine ayrılan. ancak kamulaştırması yıllarca yapılmadığı gibi imar planı da değiştirilmeyen; yani taşınmazına hukuken el atılan taşınmaz malikleri maalesef ciddi hak ihlaline uğramışlardır.

Sonrasında bu konuda yasal düzenlemeye gidilerek, Kamulaştırma Kanunu’ nun Geçici 6. Maddesi “Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle. malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde, öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esastır“ şeklinde eklenmiştir.

3194 Sayılı Yasa’ nın 10. Maddesi:

3194 Sayılı Yasa’ nın 10. Maddesi’ nin 1. Fıkrası’ nda, imar uygulamasını yapan belediyenin planın kesinleşmesinden itibaren 3 ay içinde planın tatbiki için 5 yıllık imar planı hazırlamakla yükümlü olduğu hüküm altına almıştır. Yine aynı Fıkra’ da “beş yıllık imar programları sınırları içinde kalan alanlardaki kamu hizmet tesislerine tahsis edilmiş olan yerleri ilgili kamu kuruluşları, bu program süresi içinde kamulaştırır“ denilmektedir.

Buna göre imar planlarında kamu hizmetlerine tahsis edilen (okul, cami, yeşil alan, yol vb.) taşınmaz malikleri, imar planlarının kesinleşmesinden itibaren 5 yıl içerisinde kamulaştırma kararı alınmayan taşınmazı için yasal yollara müracaat edebilecektir. 2942 Sayılı Yasa’nın Geçici 6. Maddesi uyarınca başvuru üzerine, 6 ay içerisinde kamulaştırma yetkisine sahip idare tarafından herhangi bir cevap verilmemesi ya da talebin reddedilmesi halinde; ret cevabından ya da cevap verilmemesi halinde 6 aylık sürenin sonunda, 60 gün içerisinde idari dava açma (tam yargı davası) hakları bulunmaktadır.

Ancak Anayasa Mahkemesinin 20/12/2018 Tarihli ve E: 2016/181, K: 2018/111 Sayılı İptal Kararı ile önce idareye başvurma ve uzlaşma şartı, dava açma şartı olmaktan çıkmıştır.

Yine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 2007/2255 Esas 2012/801 Karar Sayılı İlamı gereğince, idarenin pasif kalarak işlem tesis etmediği, işlem ve eylemlerin yaratmış olduğu mülkiyet kısıtlamalarının idare mahkemelerinde tam yargı davalarına konu olacağı kabul edilmiştir. Danıştay 6.Dairesi’nin 17.04.2013 tarihli, 2011/8152 Esas 2013/2702 Karar Sayılı İlamı’ nda kabul edilen ilkeler çerçevesinde, kamulaştırılması yönündeki istemi idarece zımnen reddedilen taşınmazın bilirkişilerce belirlenecek bedelinin davacıya ödenmesi gerekmektedir. 

Kimler Hukuku El Atma Nedeniyle İdare Aleyhine Tazminat Davası Açabilir?

Yukarıda da izah olunduğu gibi taşınmazına hukuken el atılan taşınmaz malikleri yani imar planlarında taşınmazı imar planlarında kamu hizmetine ayrılan (okul, cami, yeşil alan, yol vb.) ve 5 yıl içerisinde kamulaştırması yapılmayan taşınmaz malikleri bu davayı açabileceklerdir.

Ancak bu dava yolu yalnızca arsa vasfındaki imarlı taşınmazlar için öngörülmüştür, tarla, bağ vs. gibi taşınmazlar için böyle bir hukuki yol öngörülmemiştir.

Hukuki el atma nedeniyle İdare Mahkemesinde açılacak bir tam yargı davasında, davacı dava konusu taşınmaz için belirlenecek tazminat değerine hükmedilerek, davalı idareden tahsilini talep edebilir.

                                                                               

Ekin Hukuk & Arabuluculuk Bürosu